Kıymetli Kardeşlerim!
27 Şubat Pazar gününü Pazartesiye bağlayan gece Recep ayının 27. gecesine denk gelen Miraç Kandilini idrak edeceğiz inşallah. Bizleri bu mübarek geceye ulaştıran Cenab-ı Hakk’a sonsuz hamd-ü sena, ümmeti olmakla şeref bulduğumuz Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya salat ve selam olsun.
Bu gece, Yüce Allah’ın habibine ilahi bir lütuf ve ihsan olarak yaşattığı mukaddes bir yolculuğun ve manevi bir yükselişin ifadesi olan Miraç gecesidir.
İsra ve Miraç, İslam dinine davet sürecinin yaşandığı zorlu yıllarda bir gece ansızın Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksâ’ya, oradan da semaya yaptığı pek çok ilahi hikmet, sır ve bereketi içinde barındıran bu yolculuğun ve manevi yükselişin adıdır.
Bu kutlu yolculukta Sevgili Peygamberimiz (sav), zaman ve mekanın tek sahibi Yüce Allah’ın sonsuz kudretini müşahede etme imkanı bulmuştur. Nitekim kerim kitabımız Kur’an’da bu mucizevi olay şöyle vahyedilmiştir: “Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz o, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.”(1)
Cenâb-ı Hak, Miraç Gecesi huzuruna kabul buyurduğu Sevgili Peygamberimizi üç büyük ikramla ümmetine geri göndermiştir. Birincisi, tevhid inancında olup Allah’a şirk koşmayanların muhakkak “ebedi kurtuluş”a erecek olmalarıdır. İkincisi, bizlere imanı, kulluğu, hesap gününü, Allah’a yakarışı öğreten Bakara Suresi’nin son ayetleri olan ‘Âmener-Rasûlü’dür. Üçüncüsü ise kullara Rabbiyle buluşma imkanı veren “namaz” ibadetidir. (2)
Bu kutlu yolculuğun en güzel hediyesi olan namaz ile Yüce Rabbimiz mümine miraca ulaşma imkanı sunmuştur. Çünkü dinimizin direği, gözümüzün nuru, kalbimizin huzuru olan namaz, Allah’ı anmanın en güzel şekli, ibadetlerin en faziletlisidir. Bu yüzden Allah Rasulu(Sav) “Namaz, kıyamet günü kulun ilk hesaba çekileceği ameldir.” buyurmuştur. (3)
Namaz, en büyük duadır. Dua da bir miraçtır ve Allah ile kul arasında kuvvetli bir bağdır; âciz olan insanoğlunun sınırsız ve sonsuz kudret sahibine ulaştığı bir köprüdür. Kur’an-ı Kerim’de “Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler, aşağılanmış olarak cehenneme gireceklerdir!” (4) Bu itibarla duaya her zaman ihtiyacımız varken Yüce Allah’ın sonsuz rahmetinin kapısını namaz ve duayla çalmak için Miraç Gecesi’nin büyük bir fırsat olduğunu unutmamalıyız.
Bu duygularla, başta Çorum’umuz olmak üzere ülkemizde ve dünyada yaşayan tüm Müslümanların Miraç kandilini tebrik ediyor, bu mübarek gecede Cenab-ı Hakk’a açılan ellerin ve yapılan duaların, bütün İslam âleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, insanlığın hidayetine vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.
(1) – İsra Suresi, 17/1. Muharrem BİÇER
(2) – Müslim, Îmân, 279. Çorum İl Müftüsü
(3) – Nesâî, Muhârebe, 2.
(4) – Mümin Suresi, 40/60.