“İki Konuda Beklentimiz Var”
Geceyi ve gündüzü yaratan, zamanın hâliki olan ve bizi bir Ramazan’a daha kavuşturan Yüceler Yücesi Rabbimize sayısız hamd ü senalar olsun.
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendiler Efendisi, Önderimiz, Rehberimiz, İki Cihan Serveri Hz. Muhammed’e (sav) binlerce kez salât ve selam olsun.
Kıymetli Kardeşlerim
Ramazan, içinde sayısız güzellikler barındıran kutlu bir aydır. Ramazan rahmettir, mağfirettir, takvadır, hayırdır, berekettir. Ramazan, müminleri “Reyyan” kapısından cennete ve ilahi rızaya ulaştıran ulvi bir aydır. Ramazan, soluksuz bir şekilde koşuştururken bu hayatta, bize: “Bu gidiş nereye?” diye soran ve Sırât-ı Müstakîm’i hatırlatan bir aydır. Bu soruyu işiten ve anlayan her mü’min elbette bu ayı en güzel bir şekilde değerlendirmenin gayreti içinde olacaktır. Ancak Ramazan’a girerken bu yıl sizlerden özellikle iki konuda beklentimiz var…
Ramazan’ı, On Bir Ayın Sultanı Yapan Kur’an’dır
Kur’an, Peygamber Efendimize 23 yıllık risâlet döneminde peyderpey inmiş, inen âyet ve sûreleri ezberleyen Efendimiz de bunları ashabına ezberletmiş ve yazdırmıştır. İbn Abbâs’ın (ra) bildirdiğine göre Cebrail ile Peygamber Efendimiz Ramazan’ın her gecesinde buluşmuş ve o zamana kadar inen âyetlerin tamamını karşılıklı olarak okumuşlardır. İşte Kur’an, hafızlar tarafından ezberlenmesi ve yazılması, ümmet tarafından da namazlarda, mukabelelerde ve sair zamanlarda okunması sayesinde hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar ulaşmıştır.
Şunu unutmamalıyız ki Ramazan’ı on bir ayın sultanı yapan da, içinde barındırdığı kadir gecesini bin aydan daha hayırlı kılan da Kur’an’dır. Ashâb-ı Kirâm ve ondan sonra gelen mü’minler Kur’an’ın kadrini bilmiş ve asırlardır Kur’an’ı dillerinden düşürmemiştir. Kur’an’a sevdalı olan milletimiz de Kur’an’a hizmeti şereflerin en büyüğü saymıştır. Şimdi bize düşen de ecdadımız gibi Kur’an’a sımsıkı sarılmaktır. Bu noktada sizlerden birinci beklentimiz Ramazan Ayı boyunca en az bir hatmi şerif yapmanız ayrıca her camimizde ve Kur’an Kursumuzda oluşturulacak mukabele halkasına katılmanızdır. Üzülerek ifade edeyim ki Hocalarımızın ve Hafızlarımızın yalnız kaldığı mukabele halkaları bize hiç yakışmamaktadır. Tarihimizde olduğu gibi, her kardeşimiz bir mukabele halkasına katılıp okunan cüzü baştan sona kadar takip etmeli, okumayı bilmeyenler de dinlemelidir. Bütün kardeşlerimizi kendilerine en yakın mukabele halkasına katılmaya ve Cebrail ile Peygamberimizin her Ramazan icra ettirdikleri bu müstesna sünneti ihya etmeye davet ediyorum.
Çocuklar ve Gençler Olmadan Olmaz
Hepimiz büyük bir özlemle yad ederiz daha küçük yaşlarda tuttuğumuz oruçları, kalktığımız sahurları, kıldığımız teravih namazlarını ve sonunda kavuştuğumuz bayram sabahlarını… O günlerde öğrendik biz sevgiyi, saygıyı, hürmeti, yardımlaşmayı. Şimdi bazı çocuklarımızın ve gençlerimizin bu güzelliklerden mahrum kalması ne kadar acı. Kardeşlerim, çocuklar ve gençler olmadan olmaz. Sizlerden ikinci beklentimiz sahurun bereketiyle, iftarın sevinciyle, teravihin heyecanıyla çocuklarımızı ve gençlerimizi buluşturmanız. Biz tekrar, çocuklar ve gençlerle camide saf tutmak istiyoruz. Bunun için onları camilerde bekliyoruz.
Başkanlığımız, 2022 yılı Ramazan ayı temasını “Ramazan ve Doğruluk” olarak belirlemiştir. Bizler de her gün öğle ve yatsı namazından 20 dk. önce Ulu Camii’de ve merkezi sistem üzerinden ve köylere yapacağımız vaaz-irşad programlarıyla özellikle bu temaya vurgu yapacağız. Kadın-erkek, siz değerli cemaatimizi yapılacak vaazlara bekliyoruz.
Sözlerime son verirken orucuyla, sahuruyla, iftarıyla, teravihiyle, mukabelesiyle, sadakasıyla, sohbetiyle, niyazıyla, bütün güzellikleriyle dolu dolu bir Ramazan geçirmenizi Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Ramazan-ı Şerif’iniz mübarek olsun…
Vahit DEMİRAL
İskilip Müftüsü