29.11.2017

İL MÜFTÜMÜZ DR. AHMET AKIN KANDİL MESAJI

 

MEVLİD KANDİLİ

12 Rebiulevvel 571,Müslümanların hatta insanlığın en kutlu günü sabaha karşı dünyanın en büyük ve en mes’ut hadisesi meydana gelmiştir. Başımızın tacı Hz.Muhammed (S.AV.) dünyayı şereflendirmiştir.

Şu bir hakikattir ki Peygamber Efendimiz (S.A.V.) in insanlığa yaptıkları hizmetler pek büyük ve eşsizdir. Onun, Peygamber olarak gönderildiği miladi yedinci asırda dünyanın her tarafı zulümler, karanlıklar ve sapıklıklar içindeydi.O zamanın Arabistan’ında, Doğu Roma’sında İran’ında insan ya vahşi, zalim, merhametsiz ve kaba bir varlıktı. Dağdan getirdiği odun parçasını yontarak tanrı edinen, kendi eliyle yoğurup şekil verdiği helvayı put yaptıktan sonra acıkınca onu yiyen bir insan kalabalığına Hz. Muhammed (S.A.V) peygamber olarak gönderilmişti.

Hz. Peygamber (S.A.V.) kız evladını, toprağa diri diri gömen, bundan üzüntü ve utanç yerine neşe ve gurur duyan bir kitleden öyle bir millet meydana getirdi ki fertleri merhamet ve nezaketin canlı örneği oldular.

Resulullah’ın yirmi üç yıl içinde meydana getirdiği ve dağları yerinden oynatmak, denizlerikurutmak kadar harikulâde olan muazzam inkılâplara cihan tarihinde bir daha rastlamak mümkün değildi.Hz. Muhammed (S.A.V.) bu başarıları, elbette Allah’ın yardımıyla fakat büyük meşakkatler, aşılmaz güçlükler mukabilinde elde etmiştir.O, Kur’an-ı Kerim’de belirtildiği gibi, “ Mü’minlerin sıkıntıya uğramalarından çoküzülen, mü’minlere çok düşkün, onları esirgeyen” (1) bir şahsiyetti.İslama davet ettiği kimseler Müslüman olmayacaklar diye üzüntüsünden nerede ise kendisini mahvedecekti.(2)

Hulasa, Hz. Peygamber Efendimiz bütün ömrünü insanları Allah’ a davetlegeçirmiş bunun için sevinmiş, bunun için üzülmüş, bunun için harbe girmiş ve nihayet bunun için Allah’a yalvarmıştır.Müslümanlarla Mekke müşrikleri arasında meydana gelen büyük Bedir Muharebesinde, iki ordu karşı karşıya geldiği zaman Rasul-i Ekrem kendinden geçmiş bir halde ellerini göğe kaldırmış: “Ya Rabbi, bugün va’dini yerine getir” diye yalvarmıştır. Okadar kendinden geçmiştir ki ihramı (atkısı) omuzundan düştüğü halde farkına varamamış, secdeye kapanarak:” Ya Rabbi! Şu birkaç canda bugün telef olursa ta kıyamet gününe kadar sana kulluk eden bulunmaz!” demişti.(3)

Rasululah Efendimizin (S.A.V.) bu türlü davranışları, fedakârlıkları karşısında kendimizi hesaba çekerek olursak acaba hangi neticeye varırız? Biz sırası gelince onun ümmeti olduğumuzu söyleriz, ama maalesef bu, çoğu zaman boşbir iddiadan ileriye geçmez.

İnsanın, bilhassa çocuk ve gençlerin iyi bir modele ihtiyacı vardır. Onlara örnek alabilecekleri örnek şahsiyetler gösterilip tanıtılmazsa, kötüleri taklit ederek bu boşluğu doldurmaya çalışırlar.

Su damlaları zaman içinde mermeri bile oyabildiğine göre, yaşımız ne olursa olsun, her birimiz çevremizin etkisi altında kaldığımızı unutmamalıyız. Olumsuz etkilerin izlerini silmek için de zaman zaman kendimizi manevi takviyelerle güçlendirmeye çalışmalıyız. Bu arada örnek kişilerin hayatını okuyup öğrenmek de, maneviyatımıza çeki düzen vermemizi sağlayacaktır.

Yüce Allah Peygamberimizi (S.A.V.) bize örnek göstermiş ve onu model almamızı emretmiştir. Şu halde bize düşen görev,onu yakından tanımak, ahlakını ve hayat tarzını öğrenmektir.

Bugün, bütün insanlık olarak intikamı, nefreti, kan dökmeyi önceleyen çağrılara değil, Efendimizin hikmet, merhamet, vicdan, adalet, hak ve hakikat yüklü çağrılarına ihtiyacımız var. Bugün, çoraklaşan yüreklerimizin onun rahmet damlalarıyla hayat bulmasına ve yeniden fethedilmesine çok ihtiyacımız var. Bugün, onun gözüyle insanlığa bakabilmeye, onun yüreğiyle tüm acı ve kederleri hissedebilmeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bugün, her yönüyle onu örnek almaya, onun ahlakıyla ahlaklanmaya; sünnetini, benliğimizi her türlü kötülükten koruyacak erdemli tutum ve davranışlara dönüştürebilmeye çok ama çok ihtiyacımız var.

Salât-u selam, tahıyyat-u ikram, her türlü ihtiram Efendimiz (s.a.s)’e, onun âline, ashabına ve onun yolundan gidenlere olsun.

Bu vesileyle 29 Kasım Çarşamba’yı Perşembe’ye bağlayan gece idrak edeceğimiz mübarek Mevlid Kandilinizi tebrik ediyor, akşam namazı ile yatsı namazı arasında Ulu Cami`de ve Akşemseddin Camiinde yapacağımız mevlid programlarına ve diğer camilerimizde de mevlid ve vaaz programlarımıza bütün Çorum halkını davet ediyorum. Bu mübarek gece hürmetine dünyanın farklı coğrafyalarında zulüm gören müslüman kardeşlerimize Yüce Allah (c.c.)`tan nusret diliyorum.Âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)Efendimizin dünyayı şereflendirmesinin yuvalarımıza, insanlığa huzur ve barış getirmesini Cenab-ı Hak’tan temenni ve niyaz ediyorum.

Dr. Ahmet AKIN

Çorum Müftüsü